Hayır canım önümüz kış olsa da bu bildiğimiz kazak değil. Kazak erkeğinin başındaki kelime olan Kazak.

Bugün 11.Ekim.2022 dünya kız çocukları günü. O yüzden bir kız babası olarak bu yazımı kızıma, kız öğrencilerime ve tüm kızlarımıza armağan ediyorum. Hazırsanız başlayalım? Bir zamanların kızları olan anneler siz de alın gardınızı.

Sözlük anlamı Türk Dil Kurumu sözlüğünde sıfat mecaz olarak bulunan Kazak, karısına söz geçirebilen dediğini yaptırabilen erkek, kılıbık karşıtı diye tanımlanmış.

“Kızım abinin kahvaltısını hazırladın mı?

“Kızım abinin tişörtünü ütüledin mi? (Abiler eskiden gömlek giyerdi bu arada)

“Kızım abinin odasını da topla”

“Kızım müziğin sesini televizyonu kıs abin geç kalkacakmış. Ha uyanınca da bir şeyler hazırla da yesin”

Kızlara tüm bu çağrıları anneler yapıyor. Abi denilen organizma eksik, bakıma muhtaç ve beceriksiz mi? Ya da evde bir veliaht prens var da bizim mi haberimiz yok?

Çocukları hayata hazırlamak anne-babanın ortak görevi. Ama kızı eve, erkeği sokağa hazırlamakla olmuyor bu. Yaşadığımız hayat bir bütün. Doğumdan ölüme kadar.

Ev, okul, iş, sokak, tatil, toplantı, yalnızlık, dert, sevinç, üzüntü, keder, mutluluk, evlilik, boşanma, anne olma, baba olma, yani aklıma gelen gelmeyen tüm rol, zaman, mekân, his hepsi bir bütün. Bir mücadele. Bu bütünlüğü korumanın, bu mücadeleyi olabildiğince adil ve başarılı tamamlamanın yolu evden geçiyor. (Linç yemeye hazırım gardımı aldım)

Evde de anneden. Anne rolü öyle güçlü ki ne anneler ne kadınlar ne de tüm toplum bu güçten ve bu gücü kullanmaktan haberdar. Kızlara ve erkeklere biçilen geleneksel rollerle herhangi bir sorunum yok. (Kafanızın içindeki geleneksel roller değil). Kız çocuklarına ve erkek çocuklarına yüklenen anlamla bir sorunumuz var ve bunun en büyük sorumlusu anneler.

Aile dediğimiz yapı anne-baba ve kardeşlerden oluşur. Kızlar da bu yapının bir parçası. Ne eksik ne fazla. Peki nasıl oluyor da daha ailesinin evinde abisine hizmet etmeye alıştırılan, evlenince de eşine köle gibi davranması beklenen kız çocuklarının duyguları, hakları, görmezden gelinir? 

Aynı evde eşit haklarla yaşaması gereken aile bireyleri nasıl olur da herkesin kabullendiği ayrımcılığa maruz kalır? İşte asıl problemimiz bu.

Evde adalet. Adalet evde başlar. Sonra toplumun tamamına yayılır. Kırılan, görmezden gelinen duygular ve haklar, kızları ve oğulları tarifi imkânsız acılara sevk ediyor. Üzülerek belirteyim ki maalesef en yakınımızdan esirgediğimiz sevgi ve saygıyı evde abisinden, anne babasından göremeyen kızlarımız ve oğullarımız bu sevgiyi (!) saygıyı yanlış yerlerde arıyor. Peki ne yapmalı? Nasıl yapmalı?     

Aileni sev, aileni koru ilk şart bu. Birbirini seven ve koruyan aile bireyleri birbirine saygı duyar. İşte bu yazının bam teli. SAYGI. Kişilik ve cinsiyet hakkına saygı. Kızının, kız kardeşinin ve eşinin kişilik ve cinsiyetine saygı duy.

Anadolu’da kız çocukları maalesef, kim ne derse desin dün de bugün de ezildi eziliyor. Erkek efendi baş tacı ediliyor (istisnalar hariç). Baş tacı edilen erkekler ve duyguları, kişilik hakları zedelenen kızlar yüzünden kadınlar ölüyor. Şiddete maruz kalıyor. Evde anne (özellikle anne tarafından şımartılan), baba tarafından şımartılan erkek ise gerçek hayatta, sokakta, okulda, işte şımaramıyor, şamarı yiyor maalesef. Bu da onu agresif yapıyor. Kime karşı? Zayıf olana, görece bedensel ve duygusal olarak zayıf olan erkeğe ve özellikle de kadına. Eşe.

Anneler oğullarınıza bir veliaht prens gibi davranmayı kesin artık. Ona evde görevler verin. Odasını kendisinin toplamasını, yemeğini kendisinin hazırlamasını, kıyafetlerini derleyip toplamasını, ütülemesini, bulaşık makinesini doldurmasını, boşaltmasını ve çalıştırmasını öğretin. Sofrayı hazırlarken babalarda eşlerine yardım ederek örnek olsun. Evde erkeğin de iş yaptığını görsün oğul. Temizliğin ağır olan kısmını özellikle baba oğul beraber yapsın. Yaptırın kıyın onlara anneler.

Evin sokağın işin, aşın paylaşılabilecek olduğunu bilsin küçük bey. Dünyanın onun etrafında dönmediğini bilsin küçük bey. Evlendiğinde eşine ve kızına oğluna adil davranmayı öğrensin evde. Kız kardeşinin saygın biri olduğunu ve saygı göreceği biriyle hayat kuracağını bilsin ve umutla baksın geleceğe.

Kazak erkeklik zorbalıktır. Adaletsizliktir. Özenilecek bir şey de değildir. Havalı değildir.

Oğullarınızı öz saygısı gelişmiş ve başkalarına saygı duyan biri olarak yetiştirin anneler, anneler, anneler ve babalar.

Yoksa bir erkeğin zorbalığının sorumluluğu vicdani yükü altında ezilirsiniz.

Haydi yazıyı şu cümleyle bitirelim.

  - Anneciğim (oğlum) odanı topladıktan sonra sofrayı hazırlamada bana yardım et.

  - Tamam anne hemen geliyorum.

NOT 1: Bu yazıyı dört kız kardeşi olan, bir evin tek erkek evladı olarak, bir dediği iki edilmemiş bir oğul olarak yazdım. Ablalarıma minnettarım ki sevilmenin tadını bana hissettirdikleri için. Canlarım benim. Ve anam. Ciğerparem. Eşime saygımın sebebi. Sebebim.

NOT 2: Kazak erkeğin zıddı kılıbıklık imiş. TDK sözlüğü öyle diyor.

Kılıbıklık yok diyorum bende. Geçimli erkek vardır. Hepimiz geçimli erkeğiz.