YASEMİN KATI ebrar4406@hotmail.com

MAMUDO KURBAN NİYE DOĞDUN ?

29 Mayıs 2017 Pazartesi 15:18

Kurban gelir payın yoktur
Haftan yoktur ayın yoktur
Ankara'da dayın yoktur
Mamudo kurban niye doğdun
(Söyle yavrum niye doğdun)
… (Âşık Mahzuni Şerif)

Âşık edebiyatı bize bizi anlatır. Çünkü âşık edebiyatı temsilcileri vatanın halk kesimine mensup öz vatan evlatlarındandır. Halkın içinde yetiştiklerinden dolayı da halk gibi düşünürler.

Yukarıdaki dörtlük ve burada veremediğim diğer dörtlükler; yapılan yazılı sınavda başarı, hatta Türkiye geneli derece elde etmesine rağmen mülakat engelini aşamadığı için atanamayanları anlatır örneğin.

Geçen günlerde rastladığım bir haber metninde;

Danıştayın, vergi denetmenliği ve vergi müfettiş yardımcılığı sınavlarında 6 defa yazılıyı kazanıp sözlüde elenen adayın açtığı davada, yürütmenin durdurulmasına karar vermesi vardı. Habere göre, Danıştay kararında ‘liyakat’ uyarısı yapılmış ve sözlü sınavda soru ve yanıtların yanı sıra komisyon üyelerinin değerlendirmesinin ayrı ayrı kayıt altına alınması gerektiğine hükmedilmiş.

Yapılan sözlü sınavda, ölçme ve değerlendirme esaslarına uygun ve objektif bir değerlendirme yapılmadığı anlaşıldığından, davacının vergi müfettiş yardımcılığı sözlü sınavında başarısız sayılmasına ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunduğu kararı verilmiş.
Kısacası, insanlar artık adaleti mahkeme yoluyla alma peşine düşmüşler.

Milli eğitimde de yazılı (KPSS)’ yı kazandığı, hatta kazanmakla kalmayıp Türkiye genelinde derece yaptığı halde mülakatta elenen onca örnek duymaktayız.

“Sen yapılan sınavda kendi hakkınla bu puanı almakla beraber, benim nazarımda düşük puana layıksın. Hem arkandan ‘Yakinimdir.’ diyen kimsen de yok. O halde sen memur olamazsın.”

Mealli cümleler ve uygulamalar neticesinde bıçağın artık kemiğe dayandığını düşünen azımsanmayacak sayıda insanın çığlığına, kulak tıkamak mümkün görünmemektedir.

Yanlış hesabın Bağdat’tan dönmesi olayı kaçınılmaz sondur. Ancak her zamanki gibi uygulama sürdükçe, mülakat yapanları malum şekilde ikna edemeyenlerin canı yanmaya devam edecektir. Doğru olan ise, bu koca yanlıştan tez elden dönülmesidir.

Aksi takdirde haklı olarak kendisinde hata görmeyen, yazılı sınavı kazanmış ama atanamamış durumdaki öğretmen adayları, kendilerini yukarıdaki örnekte yer alan Mamudo gibi hissetmeye devam edeceklerdir. Daha doğrusu, bu his ister istemez verilecektir.

Türkiye mülakat uygulayacak olgunluğa henüz sahip değildir.

Soru alınmadan, soru çalınmadan, insanların içine sinen, sağlamından bir yazılı sınav yapmak adayların psikolojileri açısından daha yerinde bir uygulamadır.

Eskiden yapılan yazılı sınavlar neticesinde atanan bazılarının, günümüzde yapılan adil bir yazılı sınavla direk atananlardan bir tek fazlası olacaktır. O da eskiden atanan bazı seçilmişlerin sınav sorularını önceden görmüş olmaları.

O halde mülakatın kaldırılması ve sınav sorularına sahip çıkılarak en adil şekilde uygulanacak bir yazılı sınavla yapılacak atamalar neticesinde, öğretmenler arasındaki bu fark da aşılmış olacaktır. 

Son günlerde yapılan mezuniyet törenlerinde yer alan gençlerimiz, onca yılın gayreti neticesinde almaya hak kazandıkları diplomalarını alırken etraflarına ışıl ışıl gözlerle bakmaktalar. Bizlerin bu parıltıyı söndürmeye, geleceklerine adım atmaları noktasında önlerinde birebir engel oluşturmaya, dahası son sözü söylemeye hiçbir hakkımız yoktur.

 

YORUMUNUZU YAZIN ...
Farklı olanı seçin:
# # # # # #