SON EKLENENLER

Sırada uzaktan insan kontrolü mü var? Ulus devletler tehdit altında

Microsoft’un mavi ekran hatasının işletmeleri felç etmesi, Binance’ın Filistinlilerin kripto paralarına el koyması, İsrail’in akıllı cihazları patlatması, Elon Musk’ın Kadirov’un aracını uzaktan kilitlemesi... Peki şimdi sırada ne var?
22 Eylül 2024 09:03

 Dünya gelişen teknoloji ile âdeta global bir köye dönüşüyor. Otonom otomobillerle direksiyon kalkarken, evlerden fabrika ve şehirlere kadar her şey akıllı hâle geliyor. Uydular, sensörler, nesnelerin interneti, robotlar, yapay zekâ, kuantum bilgisayarlar, blockchain, dijital para teknolojileri ise bu dönüşümün temelini oluşturuyor. Ancak son yaşanan olaylar hayatımızı kolaylaştırmasını beklediğimiz teknolojilerin nasıl öldürücü silaha dönüşebileceğini gösterdi. Önce Microsoft’un mavi ekran hatasıyla uçaklar durdu, hastaneler hizmet veremez hâle geldi. Binance, Filistinlilerin kripto paralarına el koyarken, hemen ardından İsrail’in Lübnan’a yönelik uzaktan siber saldırısı bütün dünyada şok etkisi yaptı. Uzaktan çağrı cihazlarının ve telsizlerin patlatılması onlarca kişinin ölümüne yol açarken, binlerce kişi yaralandı. Ve son olarak Çeçenistan Cumhurbaşkanı Ramazan Kadirov’un paylaşımı dikkatleri bu alana çekti. Kadirov, otomatik tüfekle donattığı Tesla Cybertruck’ın Elon Musk tarafından uzaktan erişime kapatıldığını söyledi.

KÜRESEL SOSYAL KREDİ SİSTEMİ GELİYOR

Görünen o ki  uzaktan kontrol sırası insana geldi. Bunun en somut örneği ise Çin’deki sosyal kredi sistemi. Orwell’in Büyük Birader’inin hayat bulmuş hâli olan sosyal kredi sisteminde hem kişilere hem de kurumlara puanlar veriliyor. Kredi notu düşük olan kişiler genellikle Çin’de uçak veya trenle seyahat etme konusunda kısıtlamalarla karşılaşıyorlar. Seyahat yasağı, sosyal kredisi kötü olan kişilerin ülkeyi terk etmesini engellemek için yurt dışına seyahati de içine alıyor. Okul ve üniversiteler, ebeveynlerinin sosyal kredi puanlarında yüksek borç gibi ihlaller bulunan öğrencileri kabul etmiyor. Seyahat ve otel yasakları ile insanların seyahat özgürlüğü elinden alınıyor. Kara listedeki bireyin iş başvurusunda bulunma, başkalarıyla iletişim kurma ve çevrim içi bilgilere erişme imkânlarını olumsuz etkileyen internet kısıtlamaları da cezalar arasında. Düşük sosyal kredi puanı, insanları kariyer zorluklarıyla da karşı karşıya bırakıyor. Çünkü şirketler işe alımlarda kara listelere göre karar veriyorlar. Kredi notu düşük olan kişiler kamuoyunun önünde ifşa edilip, utandırılıyorlar. Düzenleyiciler “isim verme ve utandırma” uygulamalarını teşvik ederek bireylerin sosyal duruşuna zarar verirlerken, ülkeyi yarı açık cezaevine dönüştürüyor. Şirketler ve kurumlar da bu uygulamadan muaf değil.  Kamu güvenliğine yönelik ihlaller, birey ya da şirket düzeyinde sicilden silinmiyorlar. Çin’deki sosyal kredi sistemi “karbon salınımı” üzerinden adım adım bütün dünyada uygulamaya konuluyor. 

Sırada uzaktan insan kontrolü mü var? Ulus devletler tehdit altında - 1. Resim

PEKİ İNSANOĞLUNU NASIL BİR SİSTEM BEKLİYOR? 

Yeni dünya düzeninde sistem “karbon” temeline dayanıyor. Hayatın ve canlıların yapı taşı olan karbon zararlı gösterilerek, şeytanlaştırılıyor (Oysa karbon hayatın ve canlıların temel yapı taşlarından biri. İnsan vücudunun kütlece yaklaşık%18’i karbondan oluşuyor. DNA, RNA gibi genetik materyallerde, protein, karbonhidrat ve yağların yapısında, atmosferde, kayaçlarda ve okyanuslarda karbon bulunuyor). Bunun aksini gösteren birçok bilimsel veri olmasına rağmen karbonun yer küreyi ısıttığı iddia edilerek, herkesin dünyayı kurtarması isteniyor. 

SUÇLU BULUNDU: İNEĞİN GAZI

Ve yapılması gerekenler sıralanıyor. Mesela ineklerin gazının dünyadaki karbon miktarını artırdığı iddia edilerek “büyükbaş hayvan” varlığının azaltılması isteniyor. Bill Gates gibi dünyanın en zengin insanı kamera karşısında çıkarak bunu açık açık söyleyebiliyor. Hatta daha da ileri gidip ormanların bile faydasız olduğu, insan hareketliliğinin, yiyip içtiklerinin karbon salınımına yol açtığını söylüyorlar. Öyle ki  insanın kendisi bile  dünya için tehdit olarak görülüyor. Tabii bütün bunlar yeşil dönüşüm ve döngüsel ekonomi adıyla soslanarak yapılıyor. Nasıl ki “cinsiyetsizlik”ten kasıt kadın-erkek eşitliğini değil LGBT’yi ifade ediyorsa yeşil dönüşüm de çevreyi değil karbon üzerinden dijital esareti ifade ediyor. 

BASKI ARACI: FİNANS

Karbon üzerinden kontrol sisteminde “finans”, baskı aracı olarak kullanılıyor. Türkiye’deki bankalar dahi bugün finans kuruluşları müşterilerinin izni olmadan karbon ayak izi hesaplaması yapıyor. Karbon kredileri havuç olarak kullanılırken, karbon ayak izi puana dönüşüyor. Bankaların verdiği bu puanların yakın gelecekte Çin’de olduğu gibi sosyal kredi sistemine dönüşeceğini tahmin etmek güç değil. 

15 DAKİKALIK ŞEHİRLERE DİJİTAL GÖZETİM

Sosyal kredi sisteminde sınırlar 15  dakikalık şehirlerle çiziliyor. Bugün 15  dakikalık şehir uygulaması ABD, İngiltere ve Çin gibi ülkelerde test ediliyor. Eğer bir tüketici kendisine verilen karbon kotasını aşarsa Elon Musk’ın Kadirov’un aracını uzaktan engellediği gibi 15 dakikalık şehri terk etmeden aracı uzaktan kilitlenebilecek. Nakit paranın yerini almaya hazırlanan dijital para ile Binance’ın Filistinlilere yaptığı gibi kripto ve dijital paralarınıza el konabilecek ya da markette alışverişe kapatılacak. Ve dahası... 
Görünen o ki; küresel bir dijital gözetim sistemi kuruluyor ve bunun bir daha geri dönüşü olmayacak. Dünya teknolojiyle yarı açık cezaevine dönüşüyor. Puzzle tamamlanmak üzere. Ulus devletler de yavaş yavaş anafora çekiliyor. 

Sırada uzaktan insan kontrolü mü var? Ulus devletler tehdit altında - 2. Resim

ÖMER TEMÜR

TÜRKİYE GAZETESİ

EĞİTİM BÜLTENİ SAYFASINI
YORUMUNUZU YAZIN ...
Farklı olanı seçin:
# # # # # #
SON EKLENEN HABERLER